Yabancı devlet adamlarının, milletvekillerinin, Senatörlerin ve yabancı sefirlerin açıklamalarından, Türkiye'de hangi partileri bir arada tutmak, kimleri seçtirmek için çaba sarfettiklerini hep birlikte gördük.
Aynı merkezden beslendiği anlaşılan bazı siyasiler, satılık kalemler, sokak roportajlarında yönlendirme ile insanları manüple eden troller, kendilerine servis edilen mesajları vererek, küresel güçlere, Türk ve Türkiye düşmanlarına hizmet etmektedir. Bazı sosyal medya kullanıcıları da ne olduğunu anlamadan, bilmeden bu mesajları kopyala yapıştır yaparak hizmet kervanına katılmaktadır. Üstelik profil isimleri "Türk, Atatürk, Milliyetçi, Ötüken, Bozkurt ......." profil resimleri Türk büyükleri, Türk devleti bayrakları yada arma, sembol yada resimlerini kullanarak ve milliyetçi sözlerle, söylemlerle, gerçek niyetlerini maskelemektedirler.
Gelinen noktada Hikayeyi itten dinlersen aslani düşman bilirsin... Yani Hikayenin tamamını öğrenene kadar taraf tutmayin.! Bazı insanlar diğerlerini kötü gösterme konusunda gerçekten yeteneklidir!"
Peygamber Efendimiz (sas) Medine’ye hicret edince, orada bulunan Yahudilerle bir anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşmada geçen önemli maddelerden biri de "vatanları olan Medine’ye bir saldırı olursa beraber savunma yapacakları" konusuydu. Demek ki vatanımızı korumak için gayri müslimlerle bile anlaşma yapılabilir ve vatan ne pahasına olursa olsun korunması gerekir.
Terörsüz Türkiye girişimi, terör örgütünü besleyen dış güçleri ve içerdeki siyasi temsilcilerini rahatsız etmiştir. Yalan haberler ve açıklamalarla projeyi engellemek istemektedirler. Yaydıkları fitnenin aksine, Öcalan serbest bırakılmayacak, pazarlık yok, şart yok.
FETÖ dini cemaat diye karşıydılar, terörist olduğu ortaya çıkınca sahiplendiler. PKK terör örgütüyken seçim ittifakı yaptılar, silah birakınca düşman oldular.! Dün Secimde Hdp'ye Özerklik vaad edenler bugün Terörsüz Türkiye için Dem'leniyorsunuz diyorlar.
Devlet aklını kendi akıllarıyla karıştıran zavallılar, bugün yaptıklarından yarın pişman olacaklardır. Kent uzlaşısı ile siyasi ittifak kuranların, yaptıkları koalisyon protokolleri gereği, kazanmış olsalardı, Apo, Selo ve bütün hainler serbest birakılacaktı. Açıklamayı yapanlar DEM parti eş başkanları, milletvekilleriydi. Kazanmış olsalardı Türkiye 25 eyalete bölünecek, istedikleri özerkliğe kavuşacaklardı.
Çarpıtmalar, yalanlar ve algı yönetimi ile gerçekler gizlenmekte, haksız haklıyı bastırmakta, suçlu suçsuzu astırmaktadır.